9 Mart 2016 Çarşamba

Adayları Değerlendiriyorum! vol. 3


(Her ne kadar ben bu yazıyı Oscar'a saatler kala yazmış olsam ve yayınlamayı unutsam da yine de uğraşlarımın boşa gitmemesi için geç de olsa yayınlıyorum.) 

Oscar törenine saatler kaldı ve ben de izlediğim son dört filmi de buraya eklemeye karar verdim. Malesef hepsini izleyemedim. Bu filmlerle beraber tam on iki film ediyor ve bence bir ayda izleyebileceğim kadar izledim. Bu yazıda olan filmler ; Ex Machina, The Revenant, Joy ve Trumbo.


9. Ex Machina

Ex Machina’nın başrolünde The Danish Girl’den tanıdığım bir isim var: Alicia Vikander. The Danish Girl’ü çok beğenmiştim, ki oyunculuğu bence harikaydı. Ex Machina için aynı şey geçerli değil ne yazık ki. Tanıdığı biri daha var. Az kalsın unutuyordum. The Revenant’dan komutan Domhnall Gleeson. Daha önce Black Mirror dizisinde de bir bölümde izlemiştim onu. Ve beğeniyorum kendilerini. Konu gereği film ilgi çekici. Bu arada film galiba sadece efekt dalında Oscar’a aday ve evet efekt yönünden oldukça gerçekçi. Bu yüzden alabilceğini düşünüyorum. Alicia’nın rolüne gelirsek bu rolün hakkını veremediğini düşünüyorum, hatta rolün ona yakışmadığını. Film son olarakta şaşırtıcı ama bitince insan düşünüyor “Ee n’olacak şimdi?”



10. The Revenant

Ve karşınızda yılın filmi. Almadığı ödül kalmadı galiba. Ben de sinemada izleme şansına sahip oldum. Her hafta ha gidiyorum ha gideceğim derken bi’ baktım izliyorum. Çok fazla birşey söylememe gerek yok. Aldığı ödüller söylüyor zaten. Filmin bir sahnesi hariç tümü doğal ışıkta çekilmiş. Görüntüleri bu kadar harika yapan da bu. Yönetmenin geçen yıl Oscar’ı aldıktan sonra bu yıl tekrar aday olması bu filmi izledikten sonra acaba dedirtiyor? Leonardo için acabaya gerek yok. Alıcak artık,  
başka yolu yok! Adam daha ne yapsın. Vejeteryan olmasına rağmen bir sahnede et yemesi de beni çok şaşırttı doğrusu. 


11. Joy

Jennifer Lawrence’un sadece yirmi beş yaşında olup, daha önce Oscar alıp, tekrar aday olması evet kesinlikle onun iyi oyunculuğunu gösteriyor. Bu Oscar’ı alacağını düşünmüyorum ama. Filme gelirsek bir Pazar günü hoş vakit geçirmek için ailecek izlenebilecek bir olmuş. İzlerken kadının gücünü göreceksiniz ve hiçbir şey için geç kalınmadığını.



12. Trumbo

Başrolün Breaking Bad’deki kimyagerin olduğunu öğrendiğim zaman çok şaşırdım. Çünkü tanıyamamıştım doğrusu. Aynı zamanda HIMYM’da Ted’in patronunu da oynamıştı. Akıcı bir film, güzel oyunculuklar. Afişe göre değerlendirince insan farklı bir film bekliyor. Bu da benim çok yaptığım bir durum. Film komünizme destek veren Amerikalı bir senaryo yazarının yaşadığı düşüşü anlatıyor ve filmin sonundaki o resimler çok hoştu. İnsana farklı bir bakış açısı kazandırdırdığını düşünüyorum en azından benim için böyle oldu. 




Benim Oscar maceram da burada bitmiş oldu. Carol’u izlemeyi çok istedim ama bir türlü vakit bulamadım. Seneye daha planlı izleyemeye çalışacağım. Bir sonraki Oscar’a görüşmek üzere!















Hiç yorum yok:

Yorum Gönder